Büyü bozuldu!

DOKSAN+3 EGE’DE FUTBOL

Bülent Buda: Manisa’nın kötü zemin yakınması Göztepe için de geçerli. Ama aldırmadılar zemine. Tüm eylemleri maçı kazanmaya yönelikti. Oyunu izleyen bu isteği görebiliyordu. Ataklarda ve gole ulaşma arzusundaki belirginlik futbolcularda artık yönümüzü, doğrultumuzu kazanmaya odaklamalıyız isteğinin dışa vurumuydu. Kimilerine böylesine bir yorum fazla abartılı gelir. Lakin, uzun süreçli bir izleyiciseniz, izlediklerinizden derin anlamlar çıkarmanız gelişir. Bir kez daha yineliyorum.

Bu kez sarı kırmızılı futbolcuların koşularında, eylemlerinde biz kazanacağız isteği belirgin olarak gözleniyordu. Bu sevinçleri tek maçlık değil. Kazanmayı çoğaltarak yolculuğu daha anlamlı kılmak yani ön koşul olmalı. Bu kez yorumu fazla uzatmadan futbol dahisi Sir Alex Ferguson’dan bir alıntı yapalım.

‘Maç sırasında oyunculara her zaman sabırlı olun derdim. Son 15 dakika içinde ise mutfaktaki evyeyi kafalarına fırlatın. Risk almaya değer. Zaten oyunu kaybedeceksin hiçbir şey o son 10 dakika içinde tam da oyun bitmek üzereyken kazanmanın yerini tutamaz.’ Sarı kırmızlılar Akhisar’da Ferguson’un isteğinin benzerini yaşadılar.

Fatih Tanfer: – Göztepe, Altay’dan sonra Manisa FK’yı da deplasmanda son dakikada attığı golle 1+0 yenip 3 puanı aldı ve ben, Süper Lig yarışı içerindeyim dedi.

– İlk yarı her iki takım açısından da gol pozisyonunun olmadığı daha çok mücadelenin öne çıktığı devreydi. Maçın en önemli pozisyonu bu yarıda Diof’un, Manisa FK’lı Domjone tarafından önlenen pozisyonuydu.

– Göztepe İkinci yarıda dengeli ve daha doğru oyun anlayışıyla pozisyonlar aradı. Rakibine karşı alan daralttı. Kalede Lis, defans merkezinde Atınç ve Taha’yı çok beğendim. Taha’nın oyuna katkısı her geçen gün artıyor. Yunus Emre’nin asisti harikaydı. Ancak devamlılığı yok. Bir de onu sağlarsa Göztepe adına çok daha iyi olacak.

– Hücumda Diof rakip defansı yoran ve yaratıcı özelliğiyle etkili oldu. Traore, oyuna girdikten sonra Göztepe daha hızlı hücumlar yaptı. Çabuk ve kaleye dikine giden bir oyuncu.

– Celil oyuna girdi ve harika bir gol attı. Takımdaki bence en büyük problem defansif orta saha eksikliği. Ahmet Ildiz’ın takıma katılmasıyla sorunun çözüleceğine inanıyorum.

– Göztepe’de eksiklikler yok mu? Elbette var. Ancak coşkusu ve maç kazanma arzusu da artıyor. Artık evinde maç kazanma zamanının geldiğini düşünüyorum. Adanaspor maçıyla birlikte bu seri başlayacaktır.

Mehmet Demirtaş: Göztepe, sezona şampiyonluk parolasıyla başladı. Ancak 6 maçta 2 galibiyet, 2 mağlubiyet, 2 beraberlik elde etti. Toplamda 4 gol atıp kalesinde ise 4 gol gören sarı kırmızılılar gelecek adına umut, oynadığı futbolla da keyif vermiyordu.

Belki de Akhisar’da işler değişti diyebiliriz. Manisa FK maçının İlk 45 dakikasında siyah beyazlılar topla çok oynayıp, etkili gibi görünse de Göztepe ceza alanı içinde varlık gösteremediler. İkinci yarıda Göztepe daha derli toplu mücadele etti. Sonradan oyuna giren Celil’in golüyle 3 puana uzandılar ve adeta büyü bozuldu. Manisa FK’nın kendilerine aşırı güvenleri ise pahalıya mal oldu. Galibiyet, güzel bir olay. Birlik ve beraberlik içinde sevinmek ise harika. Göztepe bu hafta Adanaspor’u ağırlayacak. Umut ediyorum ki kazanma isteklerini alışkanlığa dönüştüreceklerdir.

Cesur yürekler!

Bülent Buda: 89. dakika oyunun bitimine 60 saniye var. Uzatmalar hariç. Altay köşe vuruşu kazanıyor. Köşe vuruşunu Tolga Ünlü kullanıyor. Her zaman olduğu gibi. Yaşı 34…

Çok iyi kullandığı sağ ayağıyla meşin yuvarlağı indiriyor Bodrum kale önüne. Marco, yaşı 39… Topa koşuyor, arkaya kusursuz bırakıyor topu kafa vuruşuyla.

Zeki Yıldırım 32 yaşında… Arka direkte pusuya yatmış. Adeta beni gol yap diyerek çığlık atan topa kusursuz sağ bir plase yapıştırıyor. Meşin yuvarlak ağlarla öpüşüyor adeta.

Lütfen yaşça epey aşağılarda olan genç insanlar alınmasın. Eşitlik golünün mimarlarının toplam yaşı 105…

Oynadıkları, yaşadıkları koşullarda böylesine yıkıcı isteği her futbolcuda izleyebilmek olası değil. Dahası var. Eşitlik golünün mimarlarına büyük insan kaptan İbrahim Öztürk, 45 yaşında…

Alçak gönüllü Ceyhun Gülselam, 35 yaşında… ve de dinlenceye çekildiği köşesinden göreve tekrar koşarak gelen müthiş sol ayak Murat Uluç, 42 yaşında…

Şimdi anladınız mı? Siyah beyazlı gençlerin esin perilerinin, itici güçlerinin kimler olduğunu. Asla vazgeçmeyeceksin özdeyişinin yürekten uygulayıcıları. Elimde kalem, önümde defter gözyaşlarımı zor tutuyorum. Bağışlayın…

Fatih Tanfer: – Altay Bodrum karşısında özellikle ikinci yarıdaki agresif, hırslı oyununun sonucunda son dakika Zeki’nin attığı golle 1 puanı aldı. Skor ne olursa olsun oyunu bırakmama anlayışı Altay adına önemli bir gelişmeydi.

– Kalede Eren güven verdi. Defans dörtlüsü Salih, İbrahim, Sefa ve Efe mücadeleci, top kesme, kademe ve fiziksel açıdan gayet iyidiler.

– Zeki, Tolga, Ceyhun ve sonradan oyuna giren genç Ali merkezde rakibin top kullanmasına izin vermedi. İnanılmaz mücadele ettiler. Sürekli baskı yaparak merkezi iyi kapattılar. Yüksek tempoda oynanan oyunda özellikle ikinci yarıda Bodrumspor’a karşı ağırlıklarını koydular.

– Hücumda Marco yine elinden geleni yaptı. Goldeki asisti ustalığının bir sonucuydu. Altay ikinci yarıdaki futboluna hırsını ekleyince hak ettiği puanı aldı. Altaylı futbolcular inanılmaz bir performans sergiliyor. Bu maçta olduğu gibi alkışı hak ediyorlar.

Mehmet Demirtaş: Altay, evinde ligin flaş ekibi Bodrum FK’yı ağırladı. Zorlu 90 dakikada genç Arda’nın rakibine yaptığı sert müdahale sonrası penaltı kazanan Bodrumspor öne geçti. Tam her şey bitti derken sahneye çıkan Zeki attığı golle 1 puanı rakibinden adeta söktü aldı. Altay’ın içinde bulunduğu durum, yalnızlığa terk edilişi ve imkansızlıklar içinde boğuşmaları tüm çıplaklığıyla orada dururken Altay kötü futbol oynuyor demek kolaycılık olur. Maalesef elde olan oyuncu grubu belli. Her şeye rağmen verdikleri onur savaşı sonuna kadar takdiri hak ediyor. Haftalardır yazıyor, çiziyoruz. Altay’ın camia büyüklerinden tık yok. Bu takımın kurtuluşu belli. Devre arasına kadar Altay’ın yol haritasını belirleyerek harekete geçmesi gerekiyor. Geçen sezon ki rüya kabusa dönüşmeden önlem alınmalı….